Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, hükümetin yapması gerekenler konusunda önerilerini paylaştı; hükümetin memurun maaşlarını ödeyebilmek için borçlanmadan önce özel sektörün bu birkaç ayı geçirebilmesi için sektörün vergi, SGK ve ihtiyat sandığı gibi yükümlülüklerini üstlenmesi gerektiğine işaret etti.

Özersay; “Nefes almayı sağlamak için hükümetin borçlanma yoluna gitmesi gerekir. Bunu yaparsa maliye zaten gelir elde edebilecek. O zaman zaten memur maaşlarını ödeyebilir. Çıkış yolu budur” diye konuştu.

 

Hükümeti alacağı ekonomik önlemlere dair açık olmamakla eleştiren Özersay, hükümetin kısa zamanda güven veren bir plan yaparak muhalefetle paylaşması gerektiğinin altını çizdi. Özersay, hükümetin reel sektöre destek olacağını söyleyip esnafı borcu borçla ödemeye yönlendirmesinin de anlamsız olduğunu vurguladı. Özersay şöyle konuştu:

“Yılbaşında hükümet harçlara zam yaptı. Harçlara zam yapıldığında biz hükümete ‘Seçici davranın, bu oranda zam yapmayın çünkü ekonomi ciddi anlamda sarsıldı. İnsanların durumu hassas’ dedik. Aldığımız cevap şu oldu; ‘Harçlara zam yaptım, çünkü memura hayat pahalılığını ödeyeceğim.’ Ardından mecliste Başbakan hayat pahalılığını durduklarını, daha sonra ödeyeceklerini açıkladı. ‘Harçlara zam hayat pahalılığını ödeyebilmek için yapıldığı halde ödeme yapılmayacaksa, bu 100 milyon TL’lik artı miktar ne oldu’ diye sorduk. Bu miktarın reel sektöre destek için kullanılacağı yanıtını aldık. O 100 milyon TL nerededir? Şu an yoktur. Önümüzdeki süreç içinde sen bu borçlanmada güven veren bir plan ortaya koyman lazım. Hükümet ekonomiyle ilgili bir dizi karar aldığını açıkladı. Bu kararların geneline baktığımızda, bir önceki hükümette alınan başlıkların benzer şekilde devam ettirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Ancak arada önemli bir fark var; o zaman ekonomi yeni yeni zarar görmeye başlamıştı. Şimdi hasar çok daha büyük. Dolayısıyla o merhem bu yaraya çare olmaz. SGK primlerinin %11’ini haziran ayına karşılama taahhüdüne rağmen kimisine %11 kimisine %5 gibi bir şeye dönüştürüldü. O zaman bile yeterli değilken şimdi faizler uçmuşken devletin gidin borçlanın demesi hiç anlamlı değil. Çünkü zaten insanların borçlanma kredibilitesi kalmadı. Geçen sene aldıkları borç bir yıl geri ödemesizdi. Şimdi o borçların geri ödemesi geliyor. Bu insanlara borçlanın da borcunuzu ödeyin demek anlamsız.”

Halkın Partisi’nin hükümette olduğu dönemde bu kararların daha iyisini alıp uyguladıklarını hatırlatan HP Genel Başkanı, “Çeklerle ilgili gün 27, 29 gün değil 3 ay bu çeklerle ilgili rahatlama sağladık. Çok daha düşük bir faizle kredi imkanı yarattık. SGK ve ihtiyat sandığı yükümlülüğü konusunda insanlara daha ciddi bir açılım sağladık. Bu hükümet döneminde yapılması gereken şey, özel sektöre ‘gidin de borçlanın’ demek değildir. Yapılması gereken şey, özel sektörün çarkını döndürmesini sağlamaktır” diye konuştu.

Açıklanan ekonomik protokolde tarıma 40 milyon TL ayrıldığını açıklayan hükümetin, yapılan çağrıya rağmen 40 milyon TL’nin nerelere harcanacağını açıklamadığını belirten Özersay, şöyle konuştu: “Şu ana kadar bir vizyon görmedik ama özel sektörün önümüzdeki 3 aylık dönemi atlatması yönünde hükümet bir hamle yapacaksa muhalefet olarak destek planını kesinlikle görmek isteriz. Çarçur edilmesine müsaade etmeyeceğiz. Ülkenin kaynaklarından biri Türkiye’nin vereceği hibe ya da geri ödemeli desteğidir. Türkiye’den şu ana kadar böyle bir kaynağın gelmediğini biliyoruz. Sayın Fuat Oktay’ın yaptığı ziyarette altına imza koyulan ulaştırma protokolüne bakacak olursak, hayata geçebilmesi mali protokolün yapılmasına bağlıdır.”

İç borçlanın diğer bir seçenek olduğunu aktaran Özersay, bu konuda bir miktar hareket yeteneği olan hükümetin muhalefetle oturup bir konsensusa varıp bir plan ortaya koyması gerektiğini söyledi. Özersay, “İnsanların, esnafın, işçilerin beklediği kendilerine 1500 TL verilmesi değildir. O miktar söz verildiği halde verilmediği için insanlar tepki gösterdi. Bunun yerine herkes işinin başına geçip çalışmayı az da olsa ciro yapmayı tercih eder. Hükümetin özel sektörü yeniden ayağa kaldıracak şekilde kaynak bulması gerekir. Özel sektörün çalışmasını sağlamak zaten maliyenin gelirlerini artıracaktır, o da memur maaşlarının ödeyecektir. İnsan hareketliliğini piyasa içinde ve yurtdışından gelecek şekilde sağlamak önemlidir. Ayrıca başka nasıl bir kriz olması gerekirdi 13. maaşın verilmemesi için? Biz maalesef bu 13. maaşın verilmesi konusunda popülist davrandı. Oysa o kaynak özel sektörün yükümlülükleri için kullanılmış olsaydı büyük ihtimal maliye şubat gibi 13. maaşı vatandaşa ödeyebilirdi” ifadesini kullandı.