DOLAR 34,5467 0.18%
EURO 36,0147 -0.62%
ALTIN 3.005,411,48
BITCOIN 3318101-2,21%
İstanbul

PARÇALI AZ BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Fazla Kilo Diz Kireçlenmesine Neden Oluyor !

Fazla Kilo Diz Kireçlenmesine Neden Oluyor !

ABONE OL
Şubat 3, 2021 17:15
Fazla Kilo Diz Kireçlenmesine Neden Oluyor !
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Dizde oluşan ağrılarla başlayan (merdiven inerken,çıkarken ya da oturup ayağa kalkarken) diz kireçlenmelerinde tedaviye geç kalınmaması adına erken teşhis önemlidir.

 

Halk arasında kireçlenme olarak ifadenin tıbbi karşılığı diz aralığında bulunan kıkırdağın bozulması ve eklem kenarlarında kemik büyümesidir. Ayrıca kıkırdağın kütle kaybı kıkırdak altında bulunan kemikte de dejenerasyona neden olmaktadır. 50 yaş üzerindeki kişilerde en sık görülen eklem hastalığıdır. Orta ve ileri yaşın hastalığı olup 40 yaşından önce görülmesi nadirdir. Osteoartrit vücuttaki herhangi bir eklemi etkileyebilir. En sık etkilediği eklemler eller, kalça, diz ve omurgadır. Kıkırdak bozulması, hafiften ağır kayıplara kadar olabilmektedir. Ne kadar erken önlem alınır ise o kadar kolay tedavi şansına sahibiz.

 

Eklem kireçlenmesi ağrı, tutukluk, kilitlenme, şişlik, yürüme zorluğuna neden olabilmektedir. Ağrı; en sık şikayettir. Başlangıçta hareket sırasında ya da günün ilerleyen saatlerinde oluşur ve dinleme ile rahatlama olur. Eklem kıkırdağındaki bozukluklar ilerledikçe yük taşırken, merdiven çıkarken, yokuş çıkarken hatta istirahat sırasında dahi ağrı hissedilebilir. Tutukluk, sabah veya uzun süren hareketsizlikten sonra ortaya çıkabilir ve kısa sürer. Eklem hareketlerinde kısıtlanma, kemik çıkıntılara bağlı olarak eklem şiş gibi görülür.  Yakınmalar zaman zaman azalıp geçer gibi hissedilse de yıllar sonraproblemler artarak tekrar ortaya çıkabilir.

 

Eklem de kıkırdak dejenerasyonunu tetikleyen en önde gelen neden obezitedir. Kontrolsüz spor hareketleri de kireçlenme geliştiren nedenlerin başlarında sayılabilir. Osteoartrit orta ve ileri yaşın hastalığıdır. 40 yaşından önce görülmesi nadirdir. Yaşlanma ile eklem kıkırdağında değişiklikler oluşur buna bağlı olarak dayanıklılığı azalır. Bu nedenle yaş ilerledikçe osteoartrit görülme sıklığı artar. Kadınlarda osteoartrit gelişme ihtimali daha yüksektir. Osteoartritde genetik faktörlerin rol oynadığı artık bilinmektedir. Ayrıca Gut, Romatoid artrit, diabetik nöropati, paget hastalığı, septik artrit ve doğuştan kalça çıkığı gibi hastalıklar kireçlenme  gelişme riskini artırmaktadır. 

 

Asıl olan her ne kadar muayene olsa da direkt grafi – Röntgen ; yakınmaların hangi şiddette olduğunu yeterince göstermemesi eksik yönüdür. BT, MRI ,USG detay açısından kullanılabilecek yöntemlerdir. Şunu da belirtmek gerekir ki tetkiklerde aynı sonuca sahip olan hastalar arasında değişiklik görülebilmektedir. Bazıları ciddi ağrı yaşarken aynı sonuca sahip başka bir hasta hiç ağrı hissetmeyebilmektedir.

 

Tedavi, hastalığın evresi ve şiddetine uygun olarak planlanmalıdır. Tedavide ilk basamak hastanın eğitimiolmalıdır. Yani hastanın biliş ve farkındalığını arttırmalıyız ki hasta kendini koruyabilsin. Kireçlenme gelişen eklemin aşırı kullanılmaktan sakınması öğretilmelidir. Kilo verilmesi en önemli tedavidir. Düzenli egzersiz mutlaka gereklidir. Ağrı kesici ilaçları önermediğimizi tekrar belirtmek isteriz. Fizik Tedavi uygulamaları arasında klasik fizik tedavi ile yetinilmemeli ilave kombinasyonlar mutlaka yapılmalıdır.Klasik ağrı kesicileri önermiyoruz. Ancak kıkırdak yapımını destekleyen ilaçların kullanımı hastaya göre önerilmelidir.Eklem içi enjeksiyonlar arasında kortizon enjeksiyonu eklem şişliğinin olduğu dönemlerde veya ileri yaş hastalarda başka işlem yapılamıyorsa hastanın rahatlaması amacıyla en son düşünülmelidir. Ayrıca eklem içine eklem kayganlığını artıran ilaçlar enjekte edilebilir. Çok sık kullanılan PRP, ozon, proloterapi, nöral terapi, kuru iğneleme,akupunktur ,kinezyobantlama, Manuel terapi kireçlenme tedavisinde tek başına yetersiz kalmaktadır. Hacamat, sülük, masaj ile kireçlenmenin tedavi edilemeyeceğini belirtmek isteriz. Günümüzde karın yağından elde edilen Kök Hücre uygulamaları daha önde gelen ve çözüm üretme şansı en fazla olan tedavi olarak kullanıma girmiştir. Ancak sadece bir yöntemin yetersizliğini görüyor olmamız nedeniyle yine kombinasyonların yapılması hayli önem arz etmektedir. Tıbbi tedavi yöntemlerinden yarar görmeyen hastalar ise cerrahi tedaviye mecbur kalmaktadır. Bunlar ise artroskopiktemizleme, kemik düzeltici ameliyatlar, eklem protezleriolarak sayılabilir. Burada protezlerin ömür boyu dayanıklı olmadığını da belirtmek gerekir.

 

Obezite kireçlenme açısından en önde gelen hastalıktır. Şişmanlık direkt olarak eklem kıkırdağına bozucu etki yapmaktadır.

 

Portakal, mandalina, greyfurt, küçük taneli meyveler, dolmalık biber, domates, soğan C vitamini kaynakları olup kıkırdak yapısının olmazsa olmazı olan kollajen üretiminde kullanılır. Somon, ton balığı, sardalye, karides, istiridye omega-3 açısından zengin olup yararlı olabilir. D vitamini kesinlikle yeterli düzeyde tutulması gereken bir tedavi aracıdır. E vitamini içeriğiyle yemiş türleri ve yer fıstığı tavsiye edilmektedir. Bozucu etkilerinden dolayı şeker ve nişasta içeren besinlerden kaçınılmalıdır. Glukozamin, kondroitin ve glukojen takviye olarak alınabilir.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r